KA.DER Danışma Kurulu Üyesi İlksen Sorgun Dinçer, yerel yönetimlerin gerçekleştirdiği hizmetlere yönelik bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasında, belediye meclis üyelerini içeren son listeye ulaşamadıklarını ve ‘çöp’ konusunun Mersin’in en önemli sorunlarından biri haline geldiğini söyleyen Dinçer, şu açıklamalarda bulundu:
“30 Mart’ta seçime gidiyoruz. 31 Mart’ta bir partinin adayı Büyükşehir Belediye Başkanımız olacak. 5 yıl boyunca bu kenti, Mersin’imizi yönetecek, Mersin’e hizmet verecek. Büyük kampanyalarla süreç son hızıyla devam ediyor. Belediye meclis üyelerinin listeleri görünürde yok. Vatandaş, ayrı bir sandıkta meclis üyelerine oy verecek ve adayları tanımıyor. Kimdir bunlar? Mecliste bu kent için kararlar alınırken, hangi konuda ne düşünüyorlar? Bunlar hiç konuşulmuyor.
Mersin KA.DER olarak siyasi partilerin belediye meclis üyesi adaylarının kesinleşmiş halini İl Seçim Kurulundan temin edemiyoruz. Hangi parti kadınlara hangi sıralarda yer vermiş? Listelerdeki meclis üyesi adayı kadınlar acaba mecliste ne yapacaklar, hangi çalışmaların içinde yer alacaklar? Bunları bilmiyoruz.
Belediye Başkan adaylarının projeleri havalarda uçuşuyor. Projelerinin bir yerlerinde katı atık, geri dönüşüm gibi birkaç kelime görebiliyoruz. Oysa ki çöp denilen sorun kentlerin en büyük sorunu, belediyelerin bir numaralı görevi. Bu kent, 2 seçim dönemini Toros’lardaki çöp sorununu konuşmakla geçirdi. 1 seçim döneminde de Toroslar çöp kokusundan kurtulabildi. Geçen 15 yıl.
Son 10-15 yıllık süreçte halkı bilinçlendirmek, konuya duyarlılığı artırmak adına bölgesel, küçük çapta geri dönüşüm kutuları,evdeki çöpleri ayrıştırarak atmak şeklinde çalışmalar yapıldı. Mersin’de sabah erken saatlerde veya gece geç saatlerde evlerimize dönerken karşılaştığımız çok tanıdık bir tablo var. Çöpleri karıştıran çocuk, genç veya yaşlı insanları görürüz. Ekmek parası kazanmak için o mikrop yuvalarının içindeler. Bu manzaraları hepimiz görüyoruz. Niçin bu insanlık dışı görüntülere ses çıkarılmıyor?
Ulaşım, kanalizasyon gibi çöp te belediyelerin bir numaralı görevlerinden. 30 Mart günü Mersin halkı Büyükşehir için bir Başkan seçecek. Ve bu Başkan, 6360 sayılı Büyükşehir yasasını uygulamakla yükümlü. 13 ilçe ve mahalle olan köylerde dahil, hizmet sunmak zorunda, bunlardan birisi ve en önemlisi çöp meselesi. Mersin 25 km çapı kapsayacak şekilde Büyükşehir olduğunda,mahalle olan köylere konteynerler gönderildi. Ama çöpü toplamaya giden yoktu. Köylü konteynerleri kaldırıp depolara koydu. Daha sonra onları tandır yapmada kullandıklarını öğrendik.
Niçin, 31 Mart sonrası verilecek çöp toplama hizmetlerinde 13 ilçeyi kapsayacak şekilde projelendirilerek, çöplerin anında yerinde ayrışmasını sağlayan bir sistem oturtulmasın? 2002’de KA.DER den 25 kişilik bir gurup , yerelde yüzde 48, ulusal meclislerinde yüzde 43 kadın temsilini başarmış bir ülke olan İsveç’e siyasi partilerin ve kadın kollarının yapısını incelemek üzere gittik. Ziyaretlerimiz sırasında, bir öğle yemeğinde meclislerinde bulunduk. Orada ilgimi çeken , yemekten sonra herkesin tabaklarındaki yemek artığı, ekmek ve kağıt peçetelerini hazırlanan sistemde ayrıştırarak boşaltmalarıydı. İşe meclisten başlamışlardı.
2013’te bir gazete haberi okudum. İsveç, Finlandiya’dan çöp satın alıyor. 31 Mart 2014 sonrası bu sistem niçin Mersin’de uygulanmasın? Geliri de yoksullukla mücadele için kullanılmasın?”