KEİG Platformu üyesi kadın örgütleri, kreş çalışmalarını, yerel seçim kampanyasına dönüştürmek üzere 9-10 Ocak’ta Ankara’da bir araya geldi. KEİG Platformu tarafından düzenlenen “Yerel Yönetimler ve Erken Çocukluk Bakım ve Eğitim Hizmetleri” isimli toplantı ise 10 Ocak’ta Ankara’da kadın örgütlerinden, kamu kurumlarından ve sivil toplum örgütlerinden katılımcılarla gerçekleştirildi.
Eğitim-Sen’de düzenlenen toplantıda yaklaşık 25 kadın, iki aydır kreş talepleriyle ilgili yürüttükleri çalışma gruplarının sonuçlarını birbirlerine aktardı. Yasa çalışma grubunun çalışmalarını, İzmir Kadın Dayanışma Derneği, Antalya Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği, Ankara Ev Eksenli Çalışan Kadınlar Çalışma Grubu ve Bursa Koza Kadın Derneği’nden kadınlar gerçekleştirdi. Bu çalışma grubunda hangi yasalarda talepleri güçlendirebilecek maddelerin bulunduğu, hangi yasaların taleplerle çeliştiği ve nasıl yeni yasal düzenlemelere ihtiyaç duyulduğu olmak üzere üç ana konu üzerine yoğunlaşıldı. Kreşlerin ücretlerinden, denetimlerin nasıl ve kim tarafından yapıldığına, kreşlerin konumu ve modelinden, içeriğinin düzenlenmesine kadar birçok konu; mevcut yasaların varlığı, uygulanıp uygulanmaması ve eksikliği üzerinden tartışıldı. Sunumda 150 ve 150'nin üzerinde kadın çalışanı bulunan iş yerlerinde kreş yoksa, açılması için ya da kreşlere yönelik herhangi şikayetin bildirilmesi için Alo 170’in etkin olarak kullanılması gerektiği önerildi.
Forum çalışma grubunun çalışmaları Diyarbakır Selis Kadın Danışma Merkezi, Çanakkale ELDER ve Girka-kop, Ankara KEİD, Denizli GİKAD ve Van VAKAD’daki kadınlar tarafından yürütüldü. Adı geçen illerde düzenlenen forumlarda kreşlerin koşulları, nasıl olması gerektiği ve taleplerin nasıl gerekçelendirilebileceği üzerine tartışmalar yapıldı. Mevsimlik tarım işçileri, seks işçileri, göçmen kadınlar gibi hakları yasal düzenlemelere konu olmayan işçiler ve kadınların çocukları ile ilgili nasıl düzenlemeler yapılabileceği üzerine konuşuldu. Kreş talebini yaygınlaştırmak için her türlü medyanın kullanılması gerektiği, doğum evleri ve sağlık ocakları üzerinden kadınlara ulaşılabileceği önerildi.
Seçim çalışma grubundaki çalışmalar Adana EVKAD, İzmir ÇEKEV ve BEKEV, Urfa Yaşam Evi Kadın Dayanışma Derneği ve Kadının İnsan Hakları Yeni Çözümler Derneği’ndeki kadınlar tarafından yürütüldü. Bu grupta yerel yönetimler öncesinde kreş talebini yaygınlaştırmak için yerellerde hangi aktörlerle görüşülmesi, nasıl bir yöntemin benimsenmesi ve hangi araçların kullanılması gerektiği üzerine tartışıldı. Bu grupta çalışma yürüten kadınlar, kendi yerellerinde basın açıklaması yaparak, aday adayları ile bire bir görüşmeler yaparak, pazarlarda, sokaklarda, mahallelerde eylemler yaparak, afişler asıp broşürler dağıtarak kreş taleplerini yaygınlaştırdı. Yerellerde yapılan bu çalışmalara verilen tepkilerden seçim öncesinde illerde yürütülecek çalışmalara dair öneriler çıkarıldı.
Tüm gruplar sunumlarını yaptıktan sonra kadınlar her konuyla ilgili tartışma yürüttü. İki gün süren toplantının ikinci gününde bütçe ile ilgili sunum yapılarak hem yerel hem de merkezi bütçenin çalışmalarda nasıl kullanabileceği ve bütçelerin izlenip taleplerin bütçe içine nasıl yerleştirebileceği konusunda tartışma yürütüldü. Yerel seçimlere odaklanacak, ancak bundan sonraki süreçte devam edecek kreş kampanyasına dair araçlar, yöntemler belirlendi, iş bölümü yapılarak yeni çalışma grupları oluşturuldu. Kısa zaman içinde kamusallaşacak kampanya için belirlenen çalışma grupları çalışmaya başlayacak.
Toplantıya katılan örgütler: Kadın Eğitim ve İstihdam Derneği (Ankara), Kadınlarla Dayanışma Vakfı, Kadının İnsan Hakları Yeni Çözümler Derneği, KA.DER, KAGİDER (İstanbul), Antalya Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği (Antalya), Ev Hanımları Dayanışma ve Kalkındırma Derneği (Adana), Çiğli Evka 2 Kadın Kültür Evi Derneği, İzmir Kadın Dayanışma Derneği, Buca Evka 1 Kadın Kültür ve Dayanışma Evi (İzmir), Girişimci Kadınların Desteklenmesi Derneği (Denizli), Kadın Emeği Çalışan Feminist Araştırmacılar-KEFA
Yerel Yönetimler ve Erken Çocukluk Bakım ve Eğitim Hizmetleri
KEİG Platformu tarafından düzenlenen Yerel Yönetimler ve Erken Çocukluk Bakım ve Eğitim Hizmetleri isimli toplantı, 10 Ocak’ta Ankara’da kadın örgütlerinden, kamu kurumlarından ve sivil toplum örgütlerinden katılımcılarla gerçekleştirildi.
Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Ahmet Taner Kışlalı Sanat Evi’nde düzenlenen toplantı, yaklaşık 50 kişinin katılımıyla 3 saat kadar sürdü. KEİG Platformu üyesi İdil Soyseçkin Türkiye’de çocuk bakım ve eğitim hizmetlerinin durumu ve kadın istihdamı açısından bu hizmetlerin önemine değinen bir sunum yaptı. Ardından Özgün Akduran, kreşlerin bir sosyal hak olarak sağlanması açısından merkezi ve yerel bütçenin kullanımına değinen bir sunum yaptı. Nihal Şirin Pınarcıoğlu ise KEİG Platformu’nun kreş çalışmalarına dair aktarım yaparak, KEİG’in de üyesi olduğu Kreş Haktır Platformu’nun kurulmasına ve taleplerine ilişkin katılımcıları bilgilendirdi.
Sunumların ardından KEİG üyesi Gülnur Elçik’in moderatörlüğünde konuya dair tartışma bölümüne geçildi, katılımcılardan bu konuyla ilgili çalışmalarına ve kurumlarında kreş bulunup bulunmadığına dair aktarımda bulunması istendi. Çalışma Bakanlığı AB Koordinasyon Dairesi, AB Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü, Çankaya Belediyesi, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı, Türkiye Belediyeler Birliği, AB Delagasyonu gibi kurum ve kuruluşlardan; KESK, Eğitim-sen, Türk-iş gibi sendikalardan, UNICEFF, TEPAV, Uçan Süpürge, Kadın Dayanışma Vakfı gibi sivil toplum örgütü ve kadın örgütlerinden katılımcılar ile KEİG Platformu üyesi kadın örgütlerinden kadınların etkin şekilde katıldığı tartışmalarda kreşin önemine, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması açısından çocuk bakım yükümlülğünün eşit paylaşılması gerektiğine değinildi.
UNİCEF temsilcisi kreş modellerine dair yürüttükleri çalışmalara ilişkin bilgilendirme yaptı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı temsilcisi çocuk bakımı sorunu açısından kadınların esnek çalışabileceğine değinirken, Bakanlıktan bir diğer temsilci ise ÇSGB bünyesine bulunan kreşin bodrum katta ve penceresiz olduğunu, kendi çocuğunu bu kreşe göndermediğini ifade etti. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı temsilcisi “iş-aile yaşamının uyumlaştırılması” ile ilgili çalışmalara değinirken toplantıdaki kadınlar esnek çalışmanın neden sadece kadınlar için düşünüldüğünü sorarak eşit sorumluluktan söz ediliyorsa bu modelin erkekler için de düşünülebileceğini vurguladı.
Aynı zamanda Kreş Haktır Platformu üyesi olan KESK’in Kadın Sekreteri Canan Çalağan, bağlı bulunan sendikalarda kreş talebinin kadın ve erkek tüm çalışanlar tarafından benimsenmesi için eylemlilikler yaptıklarını, toplu iş sözleşmelerine kreş maddesini koyduklarını aktardı. TEPAV temsilcisi, hükümetin kadını aile üzerinden tanımlayan anlayışına değinerek kreş de dahil tüm politikaların bu bağlamda değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti ve kreşlerin torunlarına bakmak zorunda olan kadınlar için de özgürleştirici olacağını vurguladı. Toplantıda ayrıca, KEİG üyesi örgütlerden kadınlar yerel seçim çalışmalarına kreş taleplerini de dahil ettiklerine dair aktarımda bulunarak, adaylara kreş hakkında taahhütname imzalatma hedefleri olduğunu aktardı. Kadınlar ayrıca, kreşe dair çalışmalarının devam edeceğini ve diğer kurumlarla iletişim içinde olmak istediklerini ifade ederek toplantıyı sonlandırdı.