Ev içi şiddete uğrayan herkesi koruyan İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasının ardından yapılan kamuoyu araştırmaları gösteriyor ki, toplumun %50’sinden fazlası İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasını onaylamıyor. Bu kararın üzerinden henüz bir ay geçmemişken ve 6284 sayılı Kanun halen yürürlükteyken, kolluk kuvvetlerine ve yargı makamlarına yapılan şiddet başvurularında uygulama kadınların aleyhine döndü. KA.DER olarak İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmeye dair verilen karara ilişkin, ülkedeki vatandaşların haklarını korumayı ve temsil etmeyi amaçlayan siyasi partilere
SORUYORUZ:
1-istanbul Sözleşmesi’nden çıkılması kararına karşı NEDEN partinizi temsilen Danıştay’da dava açmayıp, yalnız partinizin kadın birimlerinin ve kadın üyelerinin başvuru yapmasını tercih ettiniz?
2- İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması kararına karşı NEDEN bazı siyasi partiler Danıştay’da dava açma yoluna gitmişken, parti olarak siz bu yolu tercih etmediniz?
3- İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması kararına karşı Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yetkisi vatandaşları temsilen siyasi partilerdeyken, NEDEN bu yola başvurmuyorsunuz?